Damardan Vitamin & Mineral Tedavileri Nedir?

Sağlık ve zindelik için vitamin ve mineral denilen bazı maddelerin vücudumuzda yeterli miktarda bulunması gerektiğini biliyoruz. Bazı hastalıkların bu maddelerin yetersizliği ile ilişkili olduğunu, birçoğunda hastalığın seyrini etkilediğini de bilmekteyiz. Belirtiler ve bir kısım testler sonucunda eksik olduğunu düşündüğümüz veya bunu tespit ettiğimiz maddelerin, dışarıdan tamamlanması ve/veya eksikliğe neden olan hastalıkların giderilmesi için çalışılması tedavilerin bir parçasıdır. Ayrıca günlük ihtiyaç dozundan farklı olarak tedavi edici olduğu düşünülen yüksek dozların kullanılması, mümkündür ki fonksiyonel tıp uygulamalarının bir bölümünü oluşturur.

Diyetin düzenlenmesi, egzersiz ve hayat tarzı değişiklikleri gibi bütün yaklaşımlarla birlikte, ortomoleküler tıp olarak da adlandırılan vitamin, mineral takviyeleri tedavilerde göz ardı edilmemelidir. Bu uygulamalar, ağız yoluyla ya da damardan yapılabilmektedir.

  • En sık uygulanan takviyeler; yüksek doz C vitamini, alfa lipoik asit, glutatyon, kolin gibi moleküllerdir. Kliniklerde, 50-250 ml. serum fizyolojik gibi bir solüsyon içerisinde 15-60 dakika gibi sürelerde, günlük veya birkaç günde bir olacak şekilde seanslar halinde damar yoluyla uygulanır.
  • Bu ilaçlar genellikle kolay tahammül edilir ancak aşırı duyarlılığı olan kişilerde alerjik reaksiyonlar görülebilir. Kaşıntı, döküntüler olabilir. Çok nadir olmakla birlikte ani gelişen şok tablosu  görülebilir.
  • Uygulama sırasında damar girişine bağlı olarak acı hissi, kanama, morarma gibi olumsuzluklar yaşanabilir. İlacın damar dışına kaçması sonucu ağrı ve lokal sorunlar gelişebilir. Bunlar genellikle tedavi gerektirmeksizin iyileşebilen durumlardır.

Vitamin & Mineral Tedavileri

Vitamin ve Mineral Tedavileri Nasıl Uygulanır?

Birçok vitamin için ağız yoluyla eksikliklerin tamamlanması mümkündür. Dil altı spraylar ile mide barsak sistemine uğramaksızın doğrudan kana geçen formlar da bulunur. Ancak bir çok molekül bağırsak sisteminden tamamen bozulmadan geçemez, kısmen değişim gösterir. Bağırsak problemlerinin olduğu hastalarda bu bozulma ve kana geçememe durumu daha fazla olabilmektedir. C Vitamini gibi bazı moleküllerin ağız yoluyla alınabilecek azami bir dozu bulunur ve ne kadar alınsa da kana ancak sınırlı bir miktarı geçebilir. Ağızdan yüksek doz C Vitamini alındığında, ishal gibi sorunlara neden olabilmektedir. Bu gibi durumlarda, parenteral yol denilen, damar yolu ile takviyelerde bulunmak gerekebilir.

Damar yoluyla ilaç uygulamalarda, damar yolu açmaya engel durumların olmaması gerekir. Hekim veya hemşireler tarafından, infüzyon yapılacak damar belirlenir, turnike uygulanarak damara girilir, hazırlanan ilaç belirlenen hızda verilir. İşlem sonrası branül çekilir. Amaca yönelik olarak bu uygulama farklı aralıklarla farklı seans sayısında tekrarlanır.

Vitamin ve Mineral Tedavileri Hangi Durumlarda Önerilmez?

Genel olarak 18 yaş altına ve hamilelere önerilmez. Sık böbrek taşı öyküsü olanlara C vitamini yüksek doz damardan uygulanmaz. Yine uygulanacak ilaçlar için her bir hasta bireysel olarak değerlendirilmelidir.

İ. V. (İntravenöz) Yolla Uygulanan İlaçlar

İV (İntravenöz): İntravenöz, bir sıvının veya ilacın toplar damarlar aracılığıyla vücuda verilmesi anlamına gelir. Bu yöntem, mide veya bağırsak yoluyla alınması zor veya etkili olmayan durumlarda kullanılır. IV tedavi, daha hızlı etki sağlama, daha yüksek dozlarda tedavi uygulama, beslenme desteği sağlama veya belirli durumları yönetme amacıyla kullanılabilir. Sağlık kuruluşlarında ve hekim tarafından uygulanmalı ve gerektiğinde izlenmelidir.

Glutatyon: Glutatyon, vücudumuzda endojen olarak üretilen antioksidan bir maddedir. Antioksidan özellikleri sayesinde serbest radikallerle savaşır ve hücreleri oksidatif stresten korur. IV glutatyon tedavisi, vücuttaki glutatyon seviyelerini artırarak antioksidan kapasiteyi destekler. Bu tedavi, bağışıklık sisteminin güçlenmesine, enerji seviyelerinin artmasına ve detoksifikasyon süreçlerinin iyileşmesine yardımcı olabilir. Ayrıca, bazı kronik hastalıkların ve yaşlanma belirtilerinin yönetiminde de etkili olabilir.

Alfa Lipoik Asit: Alfa lipoik asit, güçlü bir antioksidan olarak bilinen bir bileşiktir. İV yolla alfa lipoik asit tedavisi, hücreleri oksidatif strese karşı korur ve enerji üretim süreçlerini destekler. Aynı zamanda, insülin direncini azaltabilir ve kan şekeri düzeylerini dengelemeye yardımcı olabilir. IV alfa lipoik asit tedavisi, kronik yorgunluk gibi durumlarda
diyabet yönetiminde ve sinir sistemi sağlığının korunmasında kullanılan bir tedavi seçeneği olabilir.

Kolin: Kolin, beyin fonksiyonları, hücre zarı yapısı ve yağ metabolizması için önemli bir besin maddesidir. IV kolin tedavisi, vücudun kolin seviyelerini artırarak beyin sağlığını ve sinir sistemi fonksiyonlarını destekler. Ayrıca, yağ metabolizmasını düzenleyebilir ve karaciğer sağlığını iyileştirebilir. IV kolin tedavisi bazı nörolojik hastalıkların yönetiminde ve detoksifikasyon süreçlerinin desteklenmesinde kullanılan bir yöntemdir.

C vitamini (askorbik asit): IV C vitamini tedavisi, yüksek dozlarda C vitamini infüzyonlarıyla yapılan bir tedavi yöntemidir. Bu tedavi, bağışıklık sistemi fonksiyonlarını destekleyebilir, kanser tedavisine yardımcı olabilir, kronik inflamatuar hastalıkların yönetiminde etkili olabilir, detoksifikasyon süreçlerini iyileştirebilir ve cilt sağlığını destekleyebilir. Ancak, her birey için uygun olmayabilir ve damar içi tedaviler, klinik ortamlarda hekimlerce uygulanmalıdır.

Vitamin & Mineral Tedavi Randevusu Al

Bu maddelerin iv tedavi bağlamında kullanımı, her bireyin sağlık durumuna ve tedavi ihtiyaçlarına göre değişebilir. Dozajlar, tedavi süresi ve protokolü, hekim tarafından belirlenir. Bu nedenle, iv glutatyon, alfa lipoik asit, kolin veya c vitamini gibi tedaviler sağlık kuruluşlarında ve hekimlerce uygulanır.